Sorting by

×
GüncelKırsalTarım

Eylem planı oluşturulup faaliyetlere başlayacak

Bakan Pakdemirli, “Bu ayın son haftasında, tüm sonuçlar değerlendirilerek, nihai belgemiz olan Birinci Su Şurası Sonuç Belgesi, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuna açıklanacaktır. Ardından hiç vakit kaybetmeksizin, 2019 yılında 15 yıl aradan sonra düzenlediğimiz 3. Tarım Orman Şurasında yaptığımız gibi Eylem planımızı oluşturup, faaliyetlere başlayacağız” açıklamasında bulundu.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Su Kanunu’nun taslak metnini, Su Şurası kapsamında yeniden gözden geçirdik. Sayın Cumhurbaşkanımıza arz edeceğimiz Su Şurası Sonuç Belgesi ile birlikte Su Kanunu’nu Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) getirmek istiyoruz” dedi.

Bakan Pekdemirli, Cumhuriyet tarihinde ilk kez gerçekleştirilen 1’inci Su Şurası’na katıldı. Ankara’da bir otelde düzenlenen toplantıda, Bakan Pakdemirli’nin yanı sıra Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Başkanı Yunus Kılıç, Devlet Su İşleri Genel Müdürü Kaya Yılmaz, Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey ve davetliler yer aldı. Bakan Pakdemirli, suya hiçbir zaman sadece tarım ve orman boyutuyla bakmadıklarını belirterek, “Bizim hedefimiz; her bir vatandaşımızın, bugün de yarın da temiz suya erişimini sağlamak, su kaynaklarımızı korumak, verimli kullanmak ve suyumuzu geleceğe umutla taşımak oldu. Su Şurası, bu hedefe ulaşmak için bizim yol haritamızdır. Su Şurası’nda alınan kararlar, gelecek nesillerimiz için; suyun, gıdanın, medeniyetin, temiz enerjinin güvencesi olacaktır. Su, sınırsız bir kaynak değildir. Son yüzyılda; artan nüfus, sanayileşme, plansız kentleşme ve endüstriyel tarıma geçişle birlikte küresel su kullanımı 6 kat artmıştır. Su, bu yüzyılın en kıymetli ve en stratejik kaynaklarından birisi haline gelmiştir. Sanayi devriminden bugüne, son 200 yılın en sıcak dönemlerini yaşıyoruz. Su döngüsünde ciddi değişimlere şahit oluyoruz. Bazı bölgelerde aşırı yağış ve sellere, bazı bölgelerde kuraklığa maruz kalıyoruz. Dünyada son 50 yılda; sel, fırtına, kuraklık gibi doğal afetlerin sayısı 5 kat arttı. 2050 yılına kadar yüzde 10 ila 25 arasında bir düşüş bekleniyor. Kısacası, artık suya göre bir düzenin kurulacağı, küresel mücadelelerin odak noktasında suyun olacağı zamanlara girdik, giriyoruz” dedi.

‘7 AY BOYUNCA DETAYLI OLARAK ÇALIŞTIK’

Bakan Pakdemirli, tarım ve gıdanın suya en fazla ihtiyaç duyan ve suyu en fazla kullanan sektör olduğunu belirterek, “Dünyadaki suyun dörtte üçünü tarım sektörü kullanıyor. Bir insana günlük içme suyu için ortalama 2 litre su yeterliyken, bir kişinin günlük gıda ihtiyacını karşılamak için yaklaşık 3 bin litre suya ihtiyaç var. 2050 yılında dünya nüfusunun 10 milyara, Türkiye nüfusunun ise 105 milyona ulaşması bekleniyor. Bu nüfusu doyurmak için bugünkünden yüzde 60 daha fazla gıda üretmek, bu gıdayı üretmek için de yüzde 15 daha fazla su kullanmak zorundayız. Bakanlık olarak, sulama yatırımlarımıza hız verirken, suyumuzun geleceğini de planlıyoruz. 29 Mart’ta başlattığımız Cumhuriyet tarihimizin ilk Su Şurası’nda; ilgili bakanlıklar, akademisyenler, belediyeler, sivil toplum kuruluşları, özel sektör ve su kullanıcılarını kapsayan toplam 1631 katılımcıyla birlikte A’dan Z’ye tüm konuları masaya yatırdık. 11 çalışma grubunda; su güvenliğinden su hukukuna, tarımsal sulamadan havza bazında su yönetimine, su kaynaklarının geliştirilmesinden iklim değişikliği ve meteorolojiye kadar suyla ilgili aklınıza gelecek tüm konulara 7 ay boyunca tüm paydaşlarla birlikte detaylı olarak çalıştık” diye konuştu.