Borsaya yeni bir lezzet
Ankara’daki Gimat Sitesi’nde küçük bir işletme olarak doğan Yayla Agro, bugün yıllık yaklaşık 1 milyon ton klasik pirinç ve bakliyat, yıllık yaklaşık 35 milyon adet paketli hazır yemek üretim kapasitesiyle çalışıyor. Şirketin 25 yıllık serüvenini paylaşan Yayla Agro Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Gümüş, halka arz süreci ile ilgili de sorularımızı cevapladı.
Yayla Agro Gıda’nın kuruluş öyküsünü anlatabilir misiniz?
Hacettepe İşletme Bölümü’nü bitirdikten sonra bir yandan ailemin nakliye işlerini yürütürken bir yandan da yeni bir iş kurma arayışındaydım. Beklediğim fırsat 1998’de karşıma çıktı. Ankara’daki Gimat Sitesi’nde küçük bir işletme satışa çıkmıştı. 1996 yılında kurulan Durukan Gıda ve İhtiyaç Maddeleri A.Ş. şirketini satın alarak gıda sektörüne adım attım. 25 yıl önce toptancı olarak, farklı gıda ürünlerinin Ankara’da yerel distribütörlüğünü yaparak faaliyetlerimize başladık.
İki yıllık süreçten sonra toptancılığı bırakıp daha çok bitkisel protein bazlı ürünlerden olan bakliyat ve pirinç ürünleri üzerine odaklanma kararı aldık. 1998 tarihinde markalaşmış ve marka duyarlılığı olan bir kategori değildi ama gelecek vaat ettiğini ve büyük tonajlara ulaşabilecek, marka haline gelebilecek potansiyele sahip olduğunu düşündük. Bu düşünceyle distribütörlüğünü yaptığımız gıda ürünlerini bırakıp odağımızı pirinç ve bakliyat kategorisinde markalaşmaya çevirerek sektöre girdik.
Borsaya yeni bir lezzet
Yayla Agro Gıda’yı böyle kurdunuz ama o şirket bugün büyük bir şirket haline geldi. Portföyünüzde pek çok ürün var. Yayla Agro Gıda’nın bugününü anlatabilir misiniz, nasıl bir şirkettir?
Ankara ve Mersin’deki fabrikalarımızda üretim yapıyoruz. Yıllık yaklaşık 1 milyon ton klasik pirinç ve bakliyat, yıllık yaklaşık 35 milyon adet paketli hazır Yemek üretim kapasitesiyle çalışıyoruz. Geniş bir ürün yelpazemiz var. “Haşlanmış-Aç Kullan”, “Yemek Hazır-Isıt Ye”, “Yemek Hazır-Aç Ye”, “Gurme Fit-Pişir Ye”, “Sebzelim-Pişir Ye”, “Pratik Çorba-Pişir Ye”, “Klasik Bakliyat” ve chia tohumu, kinoa, amarant, beluga mercimek gibi ülkemizde yetişmeyen ancak yüksek besin değerine sahip 28 dünya bakliyatından oluşan superfood serisi “Gurme” kategorilerindeki ürünlerimizi geniş bayi ağımızla tüketicilerle buluşturuyoruz.
İleride ne tür yatırımlar hedefliyorsunuz çok sayıda ülkeye ihracat yaptığınızı biliyorum. Burada yeni pazar hedefleriniz neler, nasıl bir gelecek bekliyor Yayla Agro Gıda’yı?
Türkiye’de kendi kategorisinde pazar lideri olan bir şirketiz. Pazar liderliğimizi iç piyasada pekiştirerek devam ettirmek ana hedeflerimizden bir tanesi. İkinci en büyük hedefimiz de yurtdışı pazarlarda daha fazla noktaya penetrasyon sağlamak suretiyle özellikle gastronomi anlamında kendi geleneksel ürünlerimizi biraz da ihracat yapmış olduğumuz ülkelerdeki tüketicilerin tüketim alışkanlıklarına uygun hale getirip katma değerli ürünlere dönüştürerek sunmak. Yayla Agro Gıda olarak 65 ülkeye ihracat yapıyoruz. Daha katma değerli ürünlerden oluşan Yemek Hazır ürünlerimizi de Legurme markamızla 34 ülkeye ihraç ediyoruz. Ayrıca, kendi geleneksel ürünlerimizin yanında girdiğimiz ülke pazarlarında, o ülkenin insanlarının tükettiği ürünleri de pratik hale getirebilmekle ilgili çalışmalarımız var.
Dünyada son yaşadığımız olaylar da gösterdi ki ticaret önemli, üretim çok önemli, hepsi çok önemli ama sürdürülebilirlik de çok önemli. Bu anlamda sürdürülebilirlik ile ilgili projelerinizi öğrenmek isterim. Bir de kadınlara yönelik de özel çalışmalarınız olduğunu biliyorum sosyal sorumluluk anlamında… Bunlardan da bahsedebilir misiniz?
Çevre duyarlılığı ve modern tarımın yaygınlaşmasına yönelik projelerimizi, “Sürdürülebilir DünYayla” konsepti altında devam ettiriyoruz. Sektörde ilk “Karbon Ayak İzi Beyan Raporu” alan firmalar arasında yer alıyor ve 2050 yılına kadar “Karbon Nötr” şirket olma hedefimizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Sıfır atık ve yenilenebilir enerjiye de yatırım yapıyoruz. Ankara ve Mersin fabrikalarımızın çatısındaki GES’lerle, tükettiğimiz elektrik enerjinin yüzde 100’ünü buradaj karşılıyoruz. Türkiye’nin dört bir yanında el emeği ile üretim yapan kadınlara destek olabilmek için “Üreten Kadına Destek” projemizi hayata geçirdik. 532 çalışanımızın yaklaşık yüzde 23’ünü kadınlar oluşturuyor ve yeni fabrikamız ile birlikte özellikle kadın istihdamını artırmaya devam edeceğiz.
NİĞDE’YE FABRİKA YATIRIMI PLANI
Yayla Agro Gıda ailesinin bugünlerde yeni bir telaşı, mutluluğu var. Şirketiniz halka arza hazırlanıyor. Bize halka arz süreci ile ilgili bilgi verebilir misiniz? Önümüzdeki dönemdeki halk arzı nasıl gerçekleşecek? Buradan gelen gelir ne olacak?
Yayla Agro Gıda’yı halka arz etmekle ilgili üç motivasyonumuz var. Öncelikle birinci kuşak temsilcisi olarak gelecek kuşaklara daha kurumsal bir şirket teslim etmek noktasında bir motivasyonumuz var. İkinci olarak büyüme planlarımız çerçevesinde hedeflediğimiz yatırımlarımız var. Daha önce planlanmış, Ar-Ge’si yapılmış, daha katma değerli ürünler üreteceğimiz ve önümüzdeki günlerde temelini atacağımız yeni bir fabrika projemiz var. Halka arz olmamızın üçüncü nedeni de global bir marka olma vizyonumuz doğrultusunda uluslararası stratejik ortaklıklar oluşturulması. Halka arz olmuş kurumsal bir şirket olarak masaya daha güçlü bir kasla oturmayı hedefliyoruz.
PAY FİYATI 12.50 TL
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), tarafından 22 Nisan tarihinde halka arzımız onaylandı ve talep toplama tarihleri 11-12-13 Mayıs 2022 olarak belirlendi. Talep toplama, Garanti BBVA Yatırım ve Yapı Kredi Yatırım eş liderliğinde oluşturulan konsorsiyum tarafından gerçekleştirilecek. Toplam 71 milyon TL nominal değerli payın halka arzı için pay fiyatı 12.50 TL olarak belirlendi. Halka arz ile elde edilecek gelirin yüzde 60’ını Niğde OSB’de inşa edeceğimiz, fonksiyonel gıdaların da üretileceği üçüncü fabrika yatırımımızda kullanmayı hedefliyoruz. Geri kalanını ise işletme sermayemize ekleyerek finansal yapımızı daha da güçlendirmeyi planlıyoruz.
Niğde OSB’de 127 bin metrekarelik arazi üzerinde; ihracat odaklı, yüksek katma değerli ürünlerin üretileceği ve yeni bir fabrika kurmayı planlıyoruz. Fabrikada, üretim faaliyetleri sonucu oluşan pirinç ve bakliyatın yan mamullerinden bitkisel protein bazlı bakliyat atıştırmalıkları ve fonksiyonel gıda denilen zenginleştirilmiş pirinç ve bakliyat ürünleri de üreteceğiz. Ayrıca Yemek Hazır ürünlerinde üretim kapasitemiz de artacak.
Diğer yandan, ilk etapta 40 bin metrekarelik kapalı alana sahip olacak fabrikamızın çatısında topraksız tarımla organik üretim yapacağız. İki ya da üç faz halinde gerçekleştirmeyi hedeflediğimiz yatırımımızın toplam değeri yaklaşık 1.3 milyar TL. İlk faz için öngördüğümüz yatırım bedeli ise yaklaşık 500 milyon TL.