Birleştirilmiş Köy okulları için birleştirilmiş öğretmenler

2021-11-29 Toprak TV

Köylerde bulunan en yaygın örgün eğitim kurumları, ilkokullar. Köylerde çocuk sayısının azlığından dolayı çocuklar çoğu zaman ya servislerle ilçe merkezine veya bir başka köyde bulunan bir okula gidip geliyorlar (taşımalı eğitim) ya da o köyde bulunan ilkokulda bir öğretmenin birden fazla kademedeki sınıf ile aynı anda ders işlediği birleştirilmiş sınıf uygulamasına gidiliyor. Köyde olup da bu iki alternatif uygulamaya gidilmeden müstakil sınıflarda eğitim yapılan çok az sayıda ilkokul var.

Raporun tamamına linkten ulaşabilirsiniz

https://www.kodegisim.org/static/KODA%202019-2020%20Faaliyet%20Raporu%20.pdf

Ortaokulda birleştirilmiş sınıf uygulaması olmadığı için taşımalı eğitim ilkokula göre daha yaygın. Sayısı çok azalmış olmakla beraber hala yatılı okullarda okuyan öğrenciler de var. Köylerde bulunan lise sayısı ise çok daha az. Ortaokul eğitimini bitiren öğrenciler, genellikle taşımalı olarak ilçe merkezine gidip geliyor ya da yatılı okuyorlar. Köylerde okul öncesi eğitim de son yıllarda gitgide artıyor.

Türkiye’deki köylerin yaklaşık yarısı 2012 yılında geçen Büyükşehir Yasası’ndan sonra mahalle statüsüne geçtiği için kırsalda eğitime dair net istatistiki bilgiler elimizde yok. Var olan veriler üzerinden giderek, 2020 itibarıyla Türkiye’deki2:

– Yaklaşık 25.000 ilkokuldan 9.000 kadarının köylerde bulunan ilkokullar olduğunu (Her 3 ilkokuldan 1’i), – Yaklaşık 5.000,000 öğrenci içinden 450.000 kadar öğrencinin bu okullarda okuduğunu (Her 10 ilkokul öğrencisinden 1’i),
– Bu ilkokul öğrencilerinden de yaklaşık üçte ikisinin taşımalı eğitim yoluyla eğitimine devam ettiğini, yaklaşık üçte biri kadarının ise birleştirilmiş sınıflarda eğitim aldığını tahmin ediyoruz.

Türkiye’de halen kır ve kent arasında eğitimde fırsat eşitliğinin yakalandığını söylemek mümkün değil. Bu fırsat eşitliğinin sağlanması, 2023 Eğitim Vizyonu3 ’nda da belirtildiği gibi Milli Eğitim Bakanlığı’nın da öncelikli hedefleri arasında. Kırsalda eğitim niteliğini düşüren bazı faktörler ise şunlar:

Örgün eğitimin planlanması ve öğretmenlerle bağlantılı sorunlar:

– Tüm ders kitapları, örnek ders planları ve materyalleri, okul takvim ve saatlerinin kentlerdeki okullara uygun biçimde ve birleştirilmiş sınıflar düşünülmeden planlanması,
– Kırsalda çalışan öğretmenlerin yaşam şartları, kültürel uyum, zorunlu hizmet, idari ve temizlikle ilgili ek iş yüklerinin fazlalığı, diğer öğretmenlerden destek almanın zorluğu, sosyal imkanlarının kısıtlılığı, yalnızlık gibi karşılaştıkları zorluklar ve bu sebeplerle köy okulunda çalışma motivasyonlarının düşük olabilmesi,

– Öğretmenlerin birleştirilmiş sınıf uygulaması başta olmak üzere kırsalda çalışmak için yeterli mesleki donanımlarının olmaması,
– Branş ve rehber öğretmenlerin eksikliği,
– Ücretli öğretmenlik uygulaması ile öğretmen atanamayan okullarda eğitim fakültesi mezunu olmayan kişilerin de eğitim verebilmesi.

Bunları da sevebilirsiniz

Marmarabirlik’te hedef sıfır atık

Pamuk fiyatlarının seyri – Tarım Analiz

AKP’nin yeni kıyım projesi yolda: Maden işletmek kolaylaşacak