Sorting by

×
Güncel

Su: hak mı, ürün mü?

Berk Filcan

Su. Bu sıvıyı “en temel yaşam kaynağı” diye betimlemek ve insanın en temel haklarından biri diye varsaymak oldukça doğal geliyor. Konu, “Kaç canlı, suya ihtiyaç duymadan yaşayabiliyor?” gibi sorulara gelince insan bu denli hayati bir maddeye bedava ulaşamamayı da enteresan buluyor. Üzücü bir haber: aynı şekilde düşünmeyen birileri var.

Suyun şişelenmesinin tarihi, 19. yüzyılın sonlarında “kaynak sularının şifalı etkisi”nin artan popülerliğiyle başlıyor. Evian, Perrier gibi adına aşina olduğumuz su markaları, isimlerini bu kaynaklardan alıyor. Önemli bir dönüm noktası, 1973 yılında DuPont firmasının plastik şişeleri icat etmesi oluyor. 2020 yılında 218 milyar dolar hacmine ulaşmış “su piyasası,” Danone, Nestlé, PepsiCo ve Coca-Cola tarafından domine edilen bir sektör hâline geliyor.

Olağan şüpheli: Nestlé

Su piyasasına Perrier ve San Pellegrino gibi “elit” markalarla giren Nestlé, 1990’larda kendi su markasını üretmeye başlayıp dünyanın çeşitli yerlerindeki su kaynaklarını işletmeye başlıyor. İşletiyor işletmesine — bu esnada yerel halkı yani suyun asıl sahiplerini mağdur etmiş ve dolayısıyla da sularına el koymuş oluyor. Bunun en güncel örneklerinden biri Toronto’ya 90 kilometre uzaklıktaki Six Nations Kızılderili Rezervi‘nde yaşanan su sıkıntısıydı.

Nestlé, bu bölgeden günde 3,6 milyon litre temiz su çıkarıyor ve Kanada hükümetine milyon litre başına yalnızca 390 dolar ödüyordu. Yerel halk, ödemeden yararlanamadıkları gibi, temiz suya ulaşmakta yaşadıkları sıkıntılar yüzünden çeşitli hastalıklarla boğuşuyor. Bölge sakinlerinin çağrısı, Kanada kamuoyunda yankı buluyor ve “Boycott Nestlé” kampanyasının sonucunda şirket, Kanada’daki su faaliyetlerini yerel şirketlere devretme kararı alıyor.

Şaşılmayacak üzere, Nestlé’nin vukuatları, Six Nations’la sınırlı değil. 2013–2015 yılları arasında Pakistan‘ın Bhati Diwan köyünde şirketin su çıkarma faaliyetlerinden ötürü yaşanan kıtlık ve temiz suya ulaşamamaktan kaynaklı hastalıklardan dolayı gerçekleşen çocuk ölümleri tepki çekse de Pakistan hükümeti bu konuda bir adım atmamıştı.

Bir insan hakkı olarak su

2000 yılında Hollanda’da düzenlenen Dünya Su Forumu, suyun bir insan hakkı olarak kabul edilmesi konusunda önemli bir kırılma noktasıydı. Nestlé’nin öncülük ettiği su şirketleri, “Bir ihtiyaç mı? Yoksa istek mi?” sorusuna karşılık “bir istek” olduğu argümanını destekleyerek su kaynaklarının özelleştirebilmesine giden yolu açtılar.