Ziraat Mühendisleri Odası: Tarım sektöründe de iş cinayetlerine son…
“TMMOB 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü”nde basın açıklaması yayınlayan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, resmi verilere göre tarım sektöründeki iş kazaları ve oranlarını paylaşarak konuya bir kez daha dikkat çekti.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, “TMMOB 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü”nde, tarım sektöründeki iş kazalarına/cinayetlerine dikkat çekti.
Oda Başkanı Baki Remzi Suiçmez imzasıyla yayınlanan basın açıklamasında, tarım sektöründe kaza ve mesleki hastalıkların gerçek boyutlarının kayıt altına alınması ve bunlara uygun çözümler geliştirilmesi talep edildi. Çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu gezici mevsimlik tarım işçilerinin iş güvenliği, iş sağlığı ve iş kazası bildirimlerinin de sağlıklı ele alınmasına özel bir dikkat ve önem verilmesi istendi.
Mevsimlik işçiler dahil tarım emekçilerinin üretim alanlarına ulaşım aşamasında da toplu ölümlerinin önüne geçilmesi gerektiği ifade edilen açıklamada, tarım sektöründeki iş kazaları ve oranları da resmi verilerle paylaşıldı.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak, bu önemli ve kederli günde tarım sektöründeki iş kazalarına/cinayetlerine dikkat çekmek istiyoruz.
Resmi verilere göre tarım sektöründeki iş kazaları ve oranları şöyledir:
01 NACE kodlu, bitkisel, hayvansal üretim ve avcılık faaliyetlerinde 2019 yılında yaşanan iş kazalarında ilk sırayı %56.9 ile hayvansal üretim alırken, %16 ile tarımı destekleyici faaliyetler ve hasat sonrası bitkisel ürünle ilgili faaliyetler 2., %11.9 ile tek yıllık ürünlerin yetiştirilmesi ve dikim için bitki yetiştirilmesi faaliyetleri 3. sırada yer almaktadır.
02 NACE kodlu, ormancılık ve tomrukçuluk faaliyetlerinde 2019 yılında yaşanan iş kazalarında, ormancılık için destekleyici faaliyetler %57 ile 1. sırada yer alırken, 2. sırada orman yetiştirme faaliyetleri %25, tomrukçuluk faaliyetleri %14 ile 3. sırada yer almaktadır.
03 NACE kodlu, balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliğinde 2019 yılında yaşanan iş kazalarında ise %89 su ürünleri yetiştiriciliği alanında olurken, %11’i balıkçılık alanında meydana gelmiştir.
Tarım sektöründe 2019 yılı SGK verilerine göre iş kazası geçiren kayıtlı sigortalı (işçi, çiftçi, üretici, çalışan) sayısı 3641, on bin çalışanda iş kazası oranı %256, sektörde iş kazası sebebiyle ölüm sayısı 31 ve yüz bin çalışanda ölüm oranı %21.8 olarak verilmiştir. Tarım sektöründe son 17 yılda işyeri sayısında %232 artış, çalışan sayısında %115 ve yüz binde ölümlü iş kazası oranı %11.2 artış göstermiştir. 2020 yılında da iş kazaları artarak devam etmiştir.
Bu alandaki köklü sorunlar; güvenlik kültürü, eğitim, veri, mevzuat, denetim ve uygulamadaki aksaklıklardır. Tarımda iş sağlığı ve güvenliği açısından risk ve kaza etmenleri, traktör ve tarım makineleri başta olmak üzere, bitki koruma ürünleri, sağlık ve güvenlik problemleri, ergonomik yapılmayan işler, hayvancılık faaliyetleri, zehirli gazlar olarak ortaya çıkmaktadır.
İş sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanması öncelikle devletin ve işverenin temel görevlerindendir. Amacı “işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması ve mevcut sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi” olan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu amacına uygun olarak baştan aşağı değiştirilmelidir. İşyerlerinde iş sağlığı ve iş güvenliği alanında görev verilen mühendis, mimarların iş sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanması konusundaki görevlerinin bir danışmanlık hizmeti olduğu kabullenilmelidir.
İşyerlerine verilecek iş sağlığı ve iş güvenliği hizmetleri bir kamu hizmeti olarak ele alınmalı, iş sağlığı ve iş güvenliği alanına ilişkin düzenlemeler ve denetim yalnızca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülmemelidir. Aynı zamanda Sağlık Bakanlığı, üniversiteler, sendikalar, TTB ve TMMOB`den oluşan idari ve mali yönden bağımsız bir enstitü kurulmalı ve çalışma yaşamına ilişkin tüm düzenlemeler bu enstitü tarafından yeniden ele alınarak uygulamaya geçirilmelidir.
İş kazaları ve cinayetlerinin sorumlularına yaptırım uygulanmalı, işveren, ilgili kamu görevlileri ve sorumlular hakkında yargı süreçleri bağımsız bir şekilde işletilmelidir. Sorumluların aklanmasına son verilmelidir.
TMMOB ZMO olarak; İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG)olitikası, strateji ve eylem planlarının derhal etkin bir şekilde ele alınmasını, tarımsal yayım ve danışmanların İSG eğitimlerinin etkinleştirilmesini, başta ZMO olmak üzere diğer meslek, önder çiftçi ve önder kişiler aracılığıyla İSG yayım çalışmalarının yaygınlaştırılmasını, ilköğretim müfredatlarına bölgenin yapısına ve tarımsal faaliyetine uygun İSG eğitimlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanmasını istemekteyiz.
Tarım sektöründe kaza ve mesleki hastalıklarının gerçek boyutlarının kayıt altına alınmasını ve bunlara uygun çözümler geliştirilmesini talep etmekteyiz.
Çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu gezici mevsimlik tarım işçilerinin iş güvenliği, iş sağlığı ve iş kazası bildirimlerinin sağlıklı ele alınmasına özel bir dikkat ve önem verilmelidir.
Mevsimlik işçiler dahil tarım emekçilerinin üretim alanlarına ulaşım aşamasında da toplu ölümlerinin önüne geçilmelidir.
Tarımsal alanda, sahada çalışan iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimlerinin temel eğitimleri yanı sıra tarım çalışanlarının da iş sağlığı özel eğitimine alınmalarını gerekli görmekteyiz. Mevzuatla ilgili temel sorunların halledilmesiyle birlikte bu alanda kayıt dışı olarak çalışanların çoğunluğunun sosyal güvenlik ve İSG açısından kayıt altına alınması en önemli adımlardan biri olacaktır.”