Tarımın çöküşüne bigâne
Cevher İLHAN
Gıda ürünlerindeki fahiş fiyatlardan şikâyet edilirken son yirmi yılda göz göre göre tarımın çökertilip tasfiye edildiği çoğu kez gözardı ediliyor.
Pik yapan pahalılık, tarladan marketlere, mutfaklara taşınıyor. Bunalıma dönüşen ekonomik kriz en çok tarım ürünlerini vurmuş. En son bir gecede elektriğe yüzde 127, bir yılda benzine yüzde 110, 60 defadan fazla zam gelen mazota yüzde 133, doğalgaza yüzde 100’e yakın zam yapılırken, dövize bağlı tohuma, gübreye, yeme, ilâca, zirai araçlara, elektrik akaryakıt ve doğalgaza iki katını aşan zam furyasında hâlâ bir dizi politik polemik ve demagojiyle çiftçinin perişaniyeti gürültüye getiriliyor.
HUBUBAT İTHALATINA 50 MİLYAR, ÇİFTÇİYE ANCAK 23 MİLYAR!
Aslında dolar / döviz garantili köprü, yol, tünel ve havalimanlarıyla birlikte elektriğin günlerce kesildiği Isparta’nın da dahil olduğu elektrik ve enerji ihalelerini alan “yandaş müteahhitler”in onlarca milyarlık vergi ve kredi borçları defalarca silinirken, İcra İflas Kanunu’na aykırı olarak çiftçinin mallarının, traktörünün, besicinin hayvanının haczedilmesi, siyasi iktidarın “tarım ve hayvancılık politikası”nı ele veriyor.
Nisan 2018’de çiftçiyi destekleme amacıyla kurulan bir kamu bankasından “siyasi iktidara iliştirilen” bir medya grubuna verilen 750 milyon dolarlık kredi borcunun üzerinde yatılırken, doların 13 liraya çıktığı sırada 5 Nisan 2018 tarihindeki 4 liralık kur üzerinden sabitlendirilerek 2 yılı geri ödemesiz olmak üzere 10 yıllık bir ödeme süresi tanınmasıyla aradaki 7 milyar 350 milyon TL’den muaf tutulurken, çiftçinin borcuna en ufak bir öteleme getirilmiyor.
ÇİFTÇİYE HACİZ VE İPOTEK…
“Tarımsal destekleme programlarının finansmanı, bütçe kaynaklarından sağlanır. Bütçeden ayrılacak kaynak, gayrisafi millî hâsılanın yüzde birinden az olamaz” kaydıyla çiftçiye milli gelirin en az yüzde 1’inin tarıma destek olarak verilmesini” öngören Tarım Kanunu’nun 21. maddesine göre bu yılın tarıma desteğin en az 79 milyar lira olması gerekirken; 2022 Bütçesinde tarıma verilecek 25.8 milyar lira destek, yasal gereğin üçte, hatta dörtte biri ile kalmış.
Halbuki çiftçinin borcu 51 katına çıkmış. Üretici fiyatları, tek bir ayda yüzde 14,83 artmış. Daha geçen yılın rakamlarıyla 126 milyarı bulan tarım kredi borçlarının yüzde dördü tâkipte. Borç batağındaki çiftçi icralık olmuş, borçlarını, işçi parasını ödeyememekten yakınıyor. Bankaların haciz kıskacında. İpotekteki tarım arazisi 5 milyon 600 bin futbol sahası kadar. Yüksek faiz altında eziliyor, bütün hâsılasını borcuna verse kurtaramıyor.
Aralıksız süren zam sağanağında tamamı dövize bağlı olan elektrik, mazot, gübre, ilâç, tohum, zirai araç gibi hammadde ve girdileri kat kat zamlanıyor.
Ve ciddi bir gıda krizinin kapıda olduğu vetirede “tek kişilik hükûmet” hâlâ çiftçiye ucuz tohum, elektrik ve mazot târifesi uygulamaya yanaşmıyor.
Yazık, çok yazık…