Tarım ürünleri ihracatını etkileyen kimyasallara karşı uzmanlardan uyarı…
-
Türkiye’nin tahıl ambarı olarak bilinen Konya Ovası’nda hububat ekimi yapan üreticilere, tarım ürünlerinin ihracatında probleme neden saklama şartlarından kaynaklı sorunlar ile bakteri, virüs ve haşerelerin zararlı etkilerini ortadan kaldırmak için kullanılan pestisitlerle ilgili uyarı geldi. Uzmanlar, kullanılan kimyasalın ölçü, zaman ayarı ve bilinçli kullanımına dikkat çekiyor.
Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Konya Şube Başkanı Burak Kırkgöz, tarım ürünlerinin ihracatında yapılan kontroller sırasında ortaya çıkan gıda ürünlerinin saklama şartlarından kaynaklı problemler ve bakteri, virüs ve haşerelerin zararlı etkilerini ortadan kaldırmak için kullanılan pestisitlerin kullanımı ile ilgili uyarılarda bulundu. Başkan Kırkgöz, “Son günlerde tarım ürünlerinin ihracatında bir takım problemlerin yaşandığı, gümrükten geri döndüğü, pestisitlerin kullanımıyla alakalı problemlerden kaynaklı olduğu söylenmekte. Bizlerin takip ettiği kadarıyla bazı ürünlerde aflatoksin kaynaklı geri döndükleri söylenmekte. Öncelikle aflatoksin kaynaklı ürünlerin pestisitlerle herhangi bir alakası yoktur. Bunlar gıda ürünlerinin saklama şartlarından kaynaklı problemler oluşmasından dolayı geri dönmesi söz konusu oluyor. Ürünlerin küflenmesinden kaynaklı geri dönmeler bunlar. Tabii gıda ürünlerinin tarladan hasat ettikten sonra depolama şartları oldukça önemli. Bunların yurt dışına gidene kadar özellikle yaş sebze ve meyvelerde koruma şartlarının düzgün bir şekilde yapılması gerekiyor. Aksi takdirde bu tarz sıkıntılar, problemler yaşanabiliyor. Diğer konu pestisitlerin kullanılmasıyla alakalı olan konuda ise burada ziraat mühendisi meslektaşlarımız genelde arazilerde yaptığı çalışmalarda ilaçların yarılanma ömürlerine göre kullanım tavsiyelerini yapmakta. Tabii iklim değişikliğiyle beraber hastalıkların ve zararlıların da popülasyonlarının ve çıkma dönemlerinin yani bu hastalıkların oluşma dönemlerindeki zamanlarda da değişiklikler meydana geldi. Son günlerde hastalıkların biraz daha geç dönemlerde yaşanması, çiftçilerimizin ilaçları biraz daha geç kullanmalarına, hasat tarihlerine yakın kullanmalarına neden oldu. Bu tarz sıkıntılar dönemsel olarak yaşanabiliyor. Tabii burada önemli olan bu konularda çiftçilerin bilinçlendirilmesi. Sahada çalışan ziraat mühendisi meslektaşlar bu konularda bilinçli. Çiftçilerimizi de bilinçlendirme çalışmalarını yapmakta. Tabii Tarım Bakanlığımızın personelleri de bu konularda özellikle sebze grubu ve meyve grubu yetiştirilen bölgelerde çiftçilerle yapılan toplantılarda bu ilaçların dönemlerini, kullanım zamanlarını ve dozajlarını kendilerine söylemekteler. Bunlarla ilgili eğitimler de yapılmakta. Çiftçilerimize buradan söylememiz gereken konu; bu ilaçları atmadan önce mutlaka aldıkları bayi dükkanlarında ziraat mühendisi meslektaşlarımızdan ilaçları ne zaman kullanacaklarını ve kullandıktan sonra ne zaman hasat edeceklerini sormaları gerekmekte” ifadelerini kullandı.
“Dünya genelinde pestisitlerin kullanımının azaltılmasına yönelik çalışmalar devam ediyor”
Dünya genelinde aslında pestisit kullanımının azaltılmasına yönelik çalışmaların devam ettiğini anlatan Konya Şube Başkanı Kırkgöz, “Geçtiğimiz yıllarda yeşil mutabakat imzalandı Avrupa Birliği ülkeleri arasında. Burada ülkemiz de bu yeşil mutabakatı imzalayan ülkelerden bir tanesi. Bununla birlikte bir bakanlığımızın ismi değişti. Çevre Şehircilik Bakanlığımız, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak ismi değiştirildi. Burada bu yeşil mutabakat incelendiğinde dünya genelinde aslında pestisitlerin kullanımının azaltılmasına yönelik çalışmalar devam ediyor. Tabii pestisitlerin zararlı olduğunu herkes biliyor. Çünkü kimyasal bir ürün. Bunun koklanması dahi insan sağlığına çok ciddi anlamda zarar veriyor. Bunların azaltılmasına yönelik dünya çapında bir çalışma yürütülmekte. Ülkemizde de bu çalışmalar yürütülmekte. Tabii pestisitlerin bu denli zararlı olduğu bilindiği halde yoğun bir şekilde kullanılması mantıksız gibi geliyor ama tarımsal üretimde maalesef bu ürünler kullanılmadığı zaman ciddi anlamda verim düşüklükleri ve kalitede çok ciddi anlamda bozulmalar meydana geliyor. Belli bir standartta ürün yetiştirebilmeniz için ve artan dünya nüfusunu doyurabilmeniz için belli bir alanda, belli bir verimi almanız gerekiyor. Ciddi anlamda daralan tarım alanlarında bu verimleri alabilmek için maalesef bu ürünlerin kullanılması da gerekiyor. Tabii bu ürünler zamanında ve düzenli kullanıldığı zaman herhangi bir problem oluşturmuyor. Zamansız ve dengesiz kullanıldığında çok ciddi problemler veya yoğun kullanıldığında çok ciddi problemler oluşturuyor ve burada da çiftçilerimizin bunlara dikkat etmesi gerekiyor. Verim açısından pestisitlerin çok fazla verim artırıcı özelliği yok sadece dayanıklıklarını, bazı böceklere karşı bitkinin veya ağacın mukavemetini arttırmakta bu ilaçlar. Tabii kuraklığın veya iklimin şöyle bir etkisi var; Yağış periyotlarındaki değişiklikler bu zararlı organizmaların, böceklerin ve mantari hastalıkların yaygınlaşmasına ve yoğunlaşmasına neden olabiliyor. İklimin bundan dolayı belki zararı olmuş olabiliyor” şeklinde konuştu.
Tarım ilacı satıcısı Süleyman Tokgöz ise, “Çiftçilerimize ilacı uygun dozlarda tavsiye ediyoruz, periyodik olarak arazi kontrollerini gerçekleştiriyoruz. İlk başta arazinin, çiftçimizin yanında bulunuruz. Gerekli tedbirlerimizi, önlemlerimizi alırız. Ona uygun reçeteler yazarız. Gerekli programlar yazarak böylece takiplerini gerçekleştiririz. Fazla kullanım olduktan sonra özellikle bazı ilaçlarda iş işten geçebiliyor ama genelde bitkiyi destekleyici ürünlerle daha güzel olabiliyor” diye konuştu.