Sorting by

×
GüncelTarım

Seraların sayısı artarken, muz için dikkat çeken uyarı!

Prof. Dr. Hakan Sert, muz seralarının toprağı verimsizleştirip, yer altı sularını tükettiği uyarısında bulundu.

Muz seralarının toprağı verimsizleştirip, yer altı sularını tükettiğini vurgulayan Prof. Dr. Hakan Sert, “Muz yetiştirilen bölgeler 10 ila 20 yıl sonra yer altı sularının tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalınabilir. Acilen muz seralarında kapalı devre sulama sistemine acilen geçilmeli” uyarısında bulundu.

Son 3 yılda 30 bin dönüm muz serasına ulaşan Antalya’nın Manavgat ilçesinde, bu artışın sağlayacağı ekonomik faydaların yanında çevreye yönelik zararlarına da dikkat çeken Akdeniz Üniversitesi Manavgat Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Hakan Sert, muzun çok su isteyen bir bitki olduğunu ve çevreye en büyük zararı yer altı sularının fazla kullanılmasıyla verdiğini söyledi.

Muz yetiştirilen bölgelerde 10 ile 20 yıl arasında yer altı sularının tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalınabileceğine işaret eden Sert, “Bunlar açısından bir önlem almamız gerekiyor. Yer altı suları yerine, akıp duran bir Manavgat Irmağımız var. Bunların kullanılması, kapalı devre bir sulama sisteminin yapılması, en büyük gerekliliklerden bir tanesidir” dedi.

Muzun sadece yer altı sularına değil toprağa da zararlarının olduğunu belirten Prof. Dr. Hakan Sert, şöyle konuştu:

“Muz, su gibi toprağı da fazlaca kullanıyor. Aşırı miktarda besin emilimi ve sürekli yeni bitkiler ekilmesi söz konusu. Topraktaki besin emilimini de hesaba katarsak, hem suyun çekilmesi hem besin emilimi ve toprağın gittikçe verimsiz hale gelmesi, bunun zararlarından bir tanesi. Şu anda bir şey yok herkes memnun ama 10 sene sonra aynı serada aynı ürünü alamayacakları için ya da alsalar bile verimin düşeceği, toprağın artık çoraklaşmaya başlayacağını görmek gerekiyor. Bunlara baştan önlem almak gerekir. Suyu Manavgat Irmağı’ndan alır, yer altı sularını kullanmazsak, toprağımızı daha organik yöntemlerle işlersek, ilave kimyasallar kullanmazsak daha sürdürülebilir bir tarım haline getirebiliriz. Bunları kendi kurduğumuz muz serasında araştırıyoruz. Yaklaşık 1-2 sene sonra sonuçları çıkar, biz de bunları inşallah duyururuz.”

Kaynak: www.gidahatti.com