Sorting by

×
GüncelKırsalTarım

Şehir hayatını ve kariyerini geride bıraktı… Köyde kurduğu çiftlikle Avrupa’ya ihracata başladı

İstanbul’daki şehir hayatını ve kariyerini 1999 yılında 36 yaşındayken bırakıp köye yerleşen Bilge Ünver, kurduğu çiftlikle hem iç piyasaya hem de Avrupa ülkelerine yıllık ortalama 20 ton kiraz üretiyor.

İstanbul’daki şehir hayatını bırakarak, Manisa’nın kırsal Sancaklı iğdecik Mahallesi’ne yerleşen, üniversite mezunu girişimci Bilge Ünver (58), 60 dönüm arazi üzerinde yetiştirdiği kirazı iç piyasanın yanı sıra dış pazara da gönderiyor. Ünver, “Başladığım işi bitirmeyi seviyorum, kolay kolay pes etmiyorum. Olumsuzluk durumunda hemen geri adım atmıyorum. Biraz savaşçı ruhluyum” dedi.

İlk defa kendi paralarını kazandılar… 7 kadın beraber kurdu Almanya’ya ihraç ediyorlar. İlk defa kendi paralarını kazandılar… 7 kadın beraber kurdu! Almanya’ya ihraç ediyorlar

İstanbul’da, özel sektörde uzun yıllar muhasebe ve mali işlerde çalıştıktan sonra kariyerini geride bırakarak, kendi işini yapmaya karar veren, 1 çocuk annesi Bilge Ünver, çiftçiliğe karar verdi. Üniversite mezunu Ünver, 1999 yılında 36 yaşındayken, şehir hayatını terk edip, Manisa’nın Şehzadeler ilçesi kırsal Sancaklı iğdecik Mahallesi’ne yerleşti. 15 dönümlük arazide başladığı üretimini zamanla 60 dönüme çıkaran Ünver, 12 türde yılık ortalama 20 ton kiraz üretiyor. Ünver, yetiştirdiği kirazı hem iç piyasaya hem de Avrupa ülkelerine gönderiyor.

Türkiye’de bir ilk… Sakarya’da 3 ayda kuruldu, 30 milyon euro harcandı.Türkiye’de bir ilk… Sakarya’da 3 ayda kuruldu, 30 milyon euro harcandı.

‘BAŞARMAYI SEVİYORUM’

Manisa’ya gelmeden önce bölge hakkında çalışmalar yaptığını dile getiren Bilge Ünver, “21 yıldır kiraz yetiştiriyorum. Şu an 60 dönüm arazim var. Bunun yaklaşık 15 dönümü zeytin, gerisi kiraz. Ürettiğimiz kiraz hem iç piyasada hem de dış pazara hitap eden kirazlar. 12 çeşit kiraz yetiştiriyorum” dedi.

Toprağı ve işini sevdiğini, böylelikle başarıyı da sağladığını belirten Ünver, “Öncelikli olarak bir insanım ama kadın olarak bir fark varsa o da çok çalışkan olmamız. Başladığım işi bitirmeyi seviyorum, kolay kolay pes etmiyorum. Olumsuzluk durumunda hemen geri adım atmıyorum. Biraz savaşçı ruhluyum. Başarmayı seviyorum. Biraz azim, toprağı sevmek ve en önemlisi de yaptığımız işi sevmek gerekiyor. Ailem ve yakın çevrem ilk başlarda tereddüt etti. Acaba olur mu, olmaz mı; diye ama her daim ailem, yakın çevrem ve dostlarımdan tam destek aldım. Sen bunu yapabilirsin, dediler. Maneviyat çok önemli. Yapmaya devam ediyorum. Yaşım el verdiğince de yapacağım” diye konuştu.