Mekanik ağaçlar dünyayı kurtarabilir mi?
İklim krizi ile mücadelede evrensel tek bir proje bulunuyor, o da Paris İklim Anlaşması… Öte yandan bilim insanları yeni çözümler üretmek, karbon salımını en aza indirmek için çalışmalar yürütmeye devam ediyor. Oldukça şaşırtıcı bir buluş ABD’den geldi. Arizona Eyalet Üniversitesi’nde tasarlanan ‘mekanik ağaçlar’ ve bu ağaçlardan elde edilecek ormanlara yakından bakalım…
İklim krizinin dünya genelinde en öncelikli gündemimiz olduğu şu günlerde, ABD’den oldukça ilginç bir araştırma geldi. Arizona Eyalet Üniversitesi araştırmacıları, ‘özel Mekanik Ağaçlar’ geliştirdi. Karbondioksit yakalayan disk sıralarına sahip olan bu ‘ağaç’ diye adlandırılan dikey kuleler iklim krizi ile mücadele konusunda heyecan uyandırdı.
Bilim insanlarına göre iklim krizini önlemek için önemli bir adım olan Karbon Salımı konusu, bu mekanik ağaçlar sayesinde çözülebilir. Karbondioksiti emmek için tasarlanan bu ağaçlar ile orman inşa edilmesi bile düşünülüyor.
Son 200 yıldır insanlar, kullandıkları fosil yakıtlar ile atmosfere büyük miktarlarda karbondioksit pompalıyorlar. Karbondioksitin ise oldukça güçlü bir sera gazı olduğu ve atmosfere ağaçlar gibi doğal kaynakların kaldırabileceğinden daha hızlı oranda girdiği biliniyor.
Karbondioksitin atmosferde birikmesi küresel ısınmayı tetikleyen nedenler arasında yer alıyor. Öte yandan korkutucu bir gerçek var ki; tüm insanlar fosil yakıt tüketimini bıraksa ve CO2 emisyonlarına son verse dahi, iklim krizinin önüne tamamen geçmek zor görünüyor. İşte iklim krizinde maalesef böyle bir noktaya geldik…
İşte mekanik ağaçların tam da bu noktada devreye gireceği düşünülüyor.
GÜNDE 1000 TON CO2 EMEBİLİR
Arizona Eyalet Üniversitesi’nden Mühendislik Profesörü Klaus Lackner tarafından geliştirilen mekanik ağaçların, doğal çeşitlilikten binlerce kat daha verimli olduğu öne sürülüyor.
Lackner, 2,5 milyon dolarlık bir Enerji Bakanlığı hibesinin desteğiyle, ilki bu yıl Arizona’da açılacak olan üç büyük mekanik ağaç çiftliği planlıyor.
Mekanik ağaç çiftliklerinin üçünün de faaliyete geçtiğinde, dünyanın karbon bütçesini dengelemede önemli bir adım olarak tanımlanan günde 1.000 ton CO2 (karbondioksit) emebileceği de çalışma sonuçları arasında yer alıyor.
Doğrudan hava yakalama ve karbon depolamada bir öncü olan Profesör Lackner, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söylüyor:
“İnsanlık, her geçen gün artan miktarda çevrede dolaşan fazla karbona sahip olmayı göze alamaz. Bu karbondioksitin bir kısmı elektrik santralleri ve fabrikalardan, diğerleri ise arabalardan, uçaklardan ve hatta sıcak bir duş almaktan geliyor.
CO2 havaya hızla karıştığından, aslında nereden çıktığı önemli değil. Bu nedenle karbon yakalama cihazları herhangi bir yere kurulabilir.”
Araştırmacılar ayrıca atmosferden karbon yakalayan cihazların enerji tüketimini en aza indirmenin de önemli olduğunu fark ettiler. Lackner, bu çözümlerden birinin de mekanik ağaçlar olduğunu söylüyor.
Bu ağaçların kimyasal reçineyle kaplanmış dikey sütunlar olduğunu söyleyen Profesör Lackner nasıl çalıştıklarını ise şöyle anlatıyor:
“Hava üfledikçe, disklerin yüzeyleri CO2’yi emer. 20 dakika sonra diskler dolar ve aşağıda yer alan bir varilin içine batarlar. Kutuyu ısıtmak için harcanan ısının çoğu geri kazanılabilir. Bu nedenle ısıtma için gereken enerji miktarı da oldukça az.”
Yakalanan karbondioksitlerin yeniden kullanılabilir ve fosil yakıtlara olan talebi azaltabilir olduğundan bahseden Lackner, “Şu anda insanlar enerji elde etmek için fosil yakıtları kullanıyorlar. Buradaki karbondioksit salımının da çok fazla olduğunu biliyoruz. Yakalanan CO2 yenilenebilir enerjiyle oluşturulan yeşil hidrojenle karıştırılarak, yeni karbon içermeyen sentetik yakıtlara (benzin, dizel ya da kerosen) dönüştürebilir. Örneğin bu sistemler yardımıyla tutulan karbon, daha sonra uçaklarda kullanılabilecek sentetik yakıt üretmek için kullanılabilir ve bu yolla petrol ve gaz isteminin bir bölümü karşılanabilir” diyor.