İrfan Donat: III. Dünya Savaşı çıkarsa gıda cephaneliği hazır mı?
-
Stratejik tarım ürünlerinin küresel üretim, stok ve ticareti iki elin parmağını geçmeyecek sayıda ülkenin elinde. Sıkça gündeme gelmeye başlayan ihtimal gerçek olur da III. Dünya Savaşı çıkarsa 8 milyar insanın kaderi onların politikalarına bağlı.
Yükselen jeopolitik tansiyonların da etkisiyle küresel çapta savaş senaryoları gündemde… Aslına bakarsanız savaş için uygun iklim de yok değil.
Doğal kaynaklar üzerinde artan baskı ve çıkar çatışmasına dönen rekabet, salgın hastalıkların yarattığı tahribat ve devam eden riskler, iklim değişikliğinin ortaya çıkardığı kırılganlıklar, ülkelerin içinde bulunduğu sosyo-ekonomik ve politik buhranlar ile tüm bu gelişmelerin tetiklediği küresel göç dalgaları kaos ortamına adeta davetiye hazırlıyor.
Bir yanda Ukrayna-Rusya savaşı, öte tarafta İsrail-Hamas çatışması derken ortam gergin…
Önce Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Ukrayna-Rusya gelişmelerini yorumlarken NATO’nun her hafta savaşa daha da yaklaştığını, ülkesinin de İkinci Dünya Savaşı’ndaki gibi sürüklendiğini savundu.
Ardından Rusya ile Batı arasındaki gerilime dikkat çeken Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de dünyada bu yıl içerisinde büyük bir çatışma yaşanacağı iddiasında bulundu.
ABD seçimleri yaklaşırken Trump ve Biden birbirleri için karşılıklı “Bizi III. Dünya Savaşı’na sürükleyecek” ithamlarında bulunuyor. Bu olasılık bir ülkenin siyasetine alet edilemeyecek kadar ciddi ama gerçeklerden de pek uzak görünmüyor.
Tarım ve gıdada üstü örtülü soğuk savaş dönemi
MHP lideri Devlet Bahçeli ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın da benzer minvalde açıklamalarını hepimiz okuduk. Olasılıkların daha yüksek sesle dillendirilmeye başlandığı dönemde biz de konunun stratejik boyutu olan tarım ve gıda tarafını küresel dengeler açısından analiz etmezsek olmaz.
III. Dünya Savaşı çıkar mı ya da ne zaman çıkar bilemiyoruz. Ama halihazırda üstü örtülü şekilde gıda üzerinde soğuk bir savaşın sürdüğünü söylersek yanlış olmaz. Çünkü küresel ekonomiye yön veren ülkelerin son yıllarda izlediği tarım ve gıda politikaları zaten bu sinyali veriyor.
Pandemi döneminde artan ve sonraki yıllarda pek çok ülke açısından alışkanlığa dönüşen tarım ve gıda ürünlerinin dış ticaretine yönelik yasak, kısıt ve kota gibi korumacı uygulamalar gıda arz güvenliği açısından birçok ülkenin dengesini bozdu.