Sorting by

×
EkonomiGüncelKırsalTarım

Ayçiçeğinde çiftçiyi ağlatan gerçekler: Fiyatlar düşüyor

    TÜİK verilerine göre üreticide son 27 aydır artan ayçiçeği fiyatları haziran ayında düştü. Yine TMO’nun açıkladığı piyasa bülteni verilerine göre 4 Temmuz’da tonu 17 bin 200 lira olan ayçiçeği tohumu fiyatı 12 Temmuz’da 16 bin 900 liraya düştü.

Ayçiçeği üretiminde önemli yere sahip Adana’da hasat başladı. Hasadın başlaması ile birlikte ayçiçeği fiyatının ne olacağına ilişkin tartışmalar da gündemdeki yerini aldı.

Bölgenin önemli kooperatiflerinden Çukobirlik yağlık ayçiçeği için 2024/2025 kampanya dönemi için bir önceki yıla göre %24,4 oranında artışla kilo başına brüt 15 lira 30 kuruş alım fiyatı açıkladı. Bu alım fiyatı çiftçi için yeterli olacak mı? Bu yazıda ülkemizde ayçiçeği üretimini ve bu yıl uygulanacak alım fiyatının çiftçilerimiz için ne anlama geldiğini değerlendirmeye çalışacağım.

Türkiye ayçiçeği tohumu üretiminde önemli yol kat etse de istenen seviyeye gelemedi. Ayçiçeği ekim alanları 1990 yılında 7,2 milyon dekar iken 2000 yılında 5,4 milyon dekara düştü. 2010 yılında bir milyon dekar artarak 6,4 milyon dekara çıkarken 2022 yılında 9,8 milyon dekar ile en yüksek seviyesine ulaştı. Üretim ise 1990 ile 2005 yıllar arasında ortalama 846 bin ton, 2006-2016 yılları arasında 1 milyon 324 bin ton ve 2017 ile 2024 yılları arasında 2,2 milyon ton oldu. Bu üretimin %10’unu çerezlik ayçiçeği üretimi oluşturuyor. 2023 yılında 2 milyon 198 bin ton ayçiçeği üretimi yapıldı. Bu üretimin %89’luk kısmı yağlık, %11’lik kısmı çerezlik ayçiçeği üretiminden oluşuyor.

Ülkemizde ayçiçeği deyince ilk akla gelen yer üretimin %33’ünü karşılayan Trakya bölgesi. 2023 yılında Edirne ilimiz 258 bin ton üretim ve %11,7’lik üretim payı ile ilk sırada yer aldı. Onu sırasıyla %11 ile Adana, %9,8 ile Konya, %9,2 ile Tekirdağ ve %8,7’lik payla Kırklareli ili takip etti. Bu beş ilimiz toplam üretimin %50,3 ünü karşılıyor.

Ekim alanları ve üretimi artmasına rağmen Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ülkemizin ayçiçeğinde yeterlilik derecesi 2002 yılında %84,8 iken 2022 yılında tarihinin en düşük seviyesi olan %51,3 oranına düştü. Peki bu dönemde kişi başına ayçiçeği tüketimi ne oldu? 2002 yılında 14 kilo iken 2022 yılında %304 artışla 56,5 kiloya çıktı. Üretim yetmediği halde kişi başına tüketim nasıl artıyor, dediğinizi duyar gibiyim. Tek bir açıklaması var; ithalatla tabii ki.

Hatırlarsanız bu yılın başında Resmi Gazete’nin 25 Ocak 2024 tarihli sayısında yayımlanan Cumhurbaşkanı kararı ile yağlık ayçiçeği tohumunda 100 bin ton, ham ayçiçeği yağında ise 250 bin tonla sınırlı tarife kontenjanı açılmıştı.
Bu tarife kontenjanı miktarları için geçerli olacak şekilde, yağlık ayçiçeği tohumunda %27 yerine %12, ham ayçiçeği yağında ise %36 yerine %22 gümrük vergisi uygulanması kararlaştırılmıştı. Karar 15 Nisan 2024 tarihine kadar geçerli olmasına rağmen sonradan bir hafta daha uzatılmıştı. Kendimi bildim bileli ayçiçeği gümrük uygulaması veya tarife kontenjanı sürekli değişir. Takip etmesi de çok zordur.

Üreticiler açısından ise son iki yıldır zorlu geçti. 2022 yılında Trakya bölgesinde yaşanan çayır tırtılı zararı ile başlayan süreç geçen yıl kuraklıkla devam etti. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı Tekirdağ ziyaretinde “Trakya’daki üreticilerimiz, çiftçilerimiz yakından hissettiği kuraklık ayçiçeği ile alakalı yaklaşık yüzde 42’ye varan oranda kuraklıktan dolayı bir rekolte kaybı söz konusu oldu. Bunun yanı sıra verim kayıpları var” açıklamasını yapmıştı. İşte yaşanan bu kuraklık sonucu Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinde geçerli olmak üzere kilo başına verilen 100 kuruş destek 150 kuruşa çıkarılmıştı. Bu yıl da havalar çok sıcak gidiyor. Sıcağın etkisini hasat başladığında göreceğiz.

Son yıllarda üretimde yaşanan sıkıntılar nedeniyle ayçiçeği üretiminde rekoltenin düşmesiyle birlikte ithalat artmaya devam etti. Geçen yıl 775 bin ton ayçiçeği tohumu, 1 milyon 255 bin ton ham yağ, 7 bin ton rafine yağ ve hayvancılığın önemli yem kaynağı 914 bin ton ayçiçeği küspesi ithal edildi. Tüm bu ithalatlara 2,1 milyar dolar ödendi. Son 21 senede ise 14,2 milyon ton ayçiçeği ithal edildi. Bu ithal edilen miktar Türkiye’nin yaklaşık son 7 yılındaki üretimine eşdeğer. Yine aynı dönemde 12,1 milyon ton ham yağ, 248 bin ton rafine yağ ve 13,8 milyon ton küspe ithal edildi. Tüm bu ithalatlara 25,8 milyar dolar ödeme yapıldı ve ithalat yapılmaya devam ettikçe ülkemizin döviz kaynağını dışarıya aktarmaya devam edeceğiz.

Sizce de tek bir ürüne bu para çok değil mi?

Tüm bunların sonucunda Türkiye; dünya ayçiçeği ithalatında son 28 senenin 13 yılında birinci, 7 yılında ikinci, dört yılında üçüncü, üç yılında dördüncü ve bir yılında altıncı sırada yer aldı.

Türkiye’nin ihtiyacını karşılaması için üretimini en az iki milyon ton artırması gerekirken yerinde sayması ve üreticinin doğal afetler sonucu zor yıllar geçirmesi ve yine ayçiçeği alım fiyatının ne olacağı herkesin kafasını kurcalamaya başladı. Çünkü bu yıl yaşanan ekonomik krizin ilk faturası çiftçiye çıktığı için tüm ürünlerde alım fiyatları düşük gidiyor. Zaten Çukobirlik alım fiyatını ilk açıklayarak bunu gösterdi. En son açıklanan tarımsal girdi fiyat endeksi (Tarım-GFE) yıllık %53,08 artarken kooperatifin artışı %24,4’te kaldı. TÜİK verilerine göre üreticide son 27 aydır artan ayçiçeği fiyatları haziran ayında düştü. Yine Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) açıkladığı piyasa bülteni verilerine göre 4 Temmuz’da tonu 17 bin 200 lira olan ayçiçeği tohumu fiyatı 12 Temmuz’da 16 bin 900 liraya düştü.

Ayçiçeği fiyatlarına ilişkin ilk açıklamayı Çukobirlik yaptı. Onu diğer kooperatif ve şirketler takip edecek. Açıklanacak fiyatların çiftçilerin beklentilerinin karşılamayacağını bilmek için dahi olmaya gerek yok.
Ancak ben size farklı bir tablo sunmak istiyorum. 2016 yılından itibaren üretici bir kilo ayçiçeğini sattığında kaç litre mazot alabiliyordu? Tabloya baktığımızda fiyatların mazot fiyatları karşısında nasıl eridiğini göreceksiniz.

Geçen yıl mayıs ayında bir kilo ayçiçeği ile 0,90 litre mazot alabilen üretici bu yıl mayıs ayında 0,45 litre, haziran ayında ise 0,44 litre mazot alabiliyor. Ancak bu tablodan daha kötü bir sonuç var; 2016 yılından beri ayçiçeği fiyatları mazot karşısında en kötü yılını yaşıyor. Önceki yıllara baktığımızda ayçiçeği alım fiyatının en az 28 lira olması gerekirken şimdi 15 lira olması gelecek yıl ayçiçeği üretimini azaltacak. Bu da daha çok ithalat, daha çok döviz kaybı demektir.

Gelelim bugüne ayçiçeği alım fiyatlarının ne olacağına ilişkin tahminlere.

Bugüne kadar şöyle bir uygulama yapıldı; ayçiçeği için buğday alım fiyatının 1,5 katı fiyat uygulandı. Bu kural devam ederse ayçiçeği alım fiyatı için kilo başına 13 ile 14 lira arasında bir fiyat oluşacağını düşünüyorum. Ayrıca geçen yıl sadece üç ile verilen kuraklık desteği primi bu yıl için yine tüm illerde uygulanarak 150 kuruş olarak kalacak. Bu fiyat elbette çiftçinin beklentilerinin çok altında bir fiyat.
Çiftçilerimizin üretimde kalması ve üretimin artması için gereken destek verilmediği zaman şu olacak; nasıl ki ayçiçeği büyümek için yüzünü güneşe dönüyor ise ayçiçeği ihtiyacımızı karşılamak için de biz de ülkece yönümüzü yine ithalata çevireceğiz. Hem üretici hem tüketici hem de ülkece kaybedeceğiz. Maalesef!

Kaynak: 10HABER