DünyaEkonomiGüncelKırsalTarım

Avrupa’da büyüyen tehlike: Buğdayda başak küfü

Dünyada en fazla yetiştirilen tarım ürünü olan buğday, Avrupa genelinde küf problemi ile karşı karşıya. Başakta yetişen Fusarium türü küfler vomitoksin adı verilen bir zehir üretiyor.

Yapılan son araştırmaya göre Avrupa’da yetiştirilen buğdayın neredeyse yarısı küf salgınına maruz kalmış durumda. Buğdayda yetişen küf sağlık için büyük riskler oluşturan toksinlerin ortaya çıkmasına neden oluyor. İngiltere’deki Bath ve Exeter Üniversiteleri tarafından yürütülen çalışma Nature Food dergisinde yayınlandı.

Küf zehirleri en büyük sağlık risklerinden

Küflerin büyüdükleri ortamlarda ürettikleri zehirli maddelere Latince küf zehri anlamına gelen mikotoksin adı veriliyor. Mikotoksinlerin insan sağlığı üzerinde çok ciddi etkileri olduğu biliniyor. Araştırmada adı geçen ve buğdayın geleceğini tehdit eden mikotoksinler Fusarium adı verilen küf mantarlarınca üretiliyor.

DON-vomitoksin: Kusturan zehir

Araştırmada en fazla karşılaşılan Fusarium zehri vomitoksin olarak da anılan deoksinivalenol (DON). Bu zehir adını Latince kusma anlamına gelen kelimeden alıyor. Merkezi sinir sistemini etkileyerek beynin triptofan aminoasidini kullanmasını ve serotonin hormonu üretmesini engelleyen DON, bu nedenle iştahsızlığa ve kusmaya neden oluyor. DON’un sindirim sistemine de hasar verdiği ve ülserlere neden olduğu düşünülüyor.

İnsanlarda ve hayvanlarda kilo kaybı

Fusarium zehri insanlar kadar ev ve çiftlik hayvanları için de risk oluşturuyor. Hayvancılıkta DON ya da vomitoksin zehirlenmesi hayvanlarda yem tüketiminde azalma ve kilo kaybı ile kendini gösteriyor Bu durum da verimde ciddi düşüşlere ve kayıplara neden oluyor.

Küçük miktarlarda da olsa zehre maruz kalınıyor

İngiltere dahil Avrupa’nın son 10 yılını inceleyen araştırmacılara göre bu bölgede insan ve hayvan tüketimine sunulan buğdayın yarısından fazlası Fusarium zehri içeriyor. Bu zehrin bulunabileceği limitler belirlenmiş durumda ve insan tüketimine giren buğdayın %95’inde DON miktarı bu limitin altında kalıyor. Yine de küçük miktarlarda da olsa bu zehrin sürekli tüketiliyor olmasının gelecekte ne gibi sonuçlar doğurabileceği bilinmiyor.

Limitin üzerindeki buğdaylar hayvan tüketimine gidiyor

İnsan tüketimi için uygun olmayan düzeylerde zehir içeren %5’lik buğday stoku ise hayvan beslenmesine yönlendiriliyor. Bu durumdan hem yemlik tahıl üreticileri hem tüccarlar etkilenirken muhtemel sağlık sorunları da insanlardan çiftlik hayvanlarına yön değiştirmiş oluyor.

Diğer küf toksinleri ile etkisi güçlenebilir

Bir diğer sorun ise DON bulunan buğdayların %25’inde başka küf zehirlerinin de yer alması. Çoğu zehir için rutin testlerin olmaması fark etmeden risk altına giriyor olabileceğimizi de gösteriyor. Diğer yandan bu toksinlerin birbirlerinin etkilerini güçlendiriyor olabileceği de düşünülüyor.

Akdeniz bölgesinde giderek şiddetlenen buğday hastalığı

Fusarium başak küfü hastalığı yıldan yıla değişse de son 10 yılda özellikle Akdeniz bölgesinde giderek daha şiddetli bir halde görülüyor. Hastalıktaki artışın nedeni kesin olarak bilinmese de tarım uygulamalarındaki ve iklim koşullarındaki değişimin bir rol oynuyor olabileceği ifade ediliyor. Bilim insanları yeni toprak koruma teknikleri yanında havanın eskiye göre ısınması ve nemlenmesi ile ortamın Fusarium küfünün yetişmesine daha uygun hale geldiğini söylüyor.

Ekinlerde küf hastalıklarına karşı önlem geliştirilmeli

Araştırmacılar ekinlerin küflere karşı korunması için daha iyi yöntemler geliştirilmesi gerektiği konusunda uyarırken mikotoksinlerin ekonomi ve sağlık üzerine olumsuz etkilerinin ancak bu şekilde giderilebileceğine dikkat çekiyor. İklim değişikliği nedeniyle günden güne daha büyük bir sorun haline gelecek küf salgınlarının yakın gelecekte çok daha büyük sorunlara neden olabileceği belirtiliyor.

Kaynak: www.gidahatti.com