EkonomiGıdaGüncelTarım

Artan sıcaklıklar gıda fiyatlarını yukarı çekiyor! “Sıcakflasyon” nedir?

Dünyanın birçok bölgesiyle birlikte Avrupa’da artan sıcaklıktan tarımsal üretimi, dolayısıyla gıda üretim maliyetlerini olumsuz etkiledi. Batılı ülkelerde “sıcakflasyon” (İng. Heatflation) olarak da anılan bu durumu önümüzdeki dönemde daha sık yaşayağız…

France24.com’da Joanna York tarafından yayınlanan bir makaleye göre geçtiğimiz hafta Avrupa’da kaydedilen sıra dışı sıcaklık dalgaları tüm kıtayı adeta kasıp kavurdu. Fransa, Yunanistan, İspanya ve Portekiz’de 40 derece üzerine sıcakların neden olduğu orman yangıları, on binlerce insanı evini t erk etmeye zorladı. İngiltere’de 40,3 dereceye ulaşan sıcaklıklar seyahat kaosuna ve sağlık sorunları endişesine yol açtı.”

Sıcakflasyon nedir?

İklim değişikliği ve neticesindeki sıcak hava, aşırı iklim olayları, tarımsal faaliyetleri doğrudan etkiliyor. Bunun sonucunda ise üretim olumsuz etkileniyor, kimi zaman ciddi ürün kayıpları söz konusu oluyor ve üretim, yani ürün arzı düşüyor.

Tarım ürünlerindeki doğrudan zararın sebebi sıcaklık olmasa da, yukarıda bahsettiğimiz 40 C üzerindeki aşırı sıcaklıkların gıda üretimi üzerinde kalıcı etkisi oluyor. Sıcak hava nedeniyle ihtiyaca, beklentiye ve yapılan üretim faaliyetlerine göre daha az ürün hasat edilmesi ise gıda fiyatlarında bir artışa, yani enflasyona yol açıyor.

Gündemde geniş yer bulan bu konu yabancı basında sık sık heat-flation (T. Sıcak-flasyon) olarak anılıyor.

Sıcak hava dalgası tarımsal üretimi nasıl etkiliyor?

Örneğin İtalya’da temmuz ortasındaki sıcak hava dalgası neticesinde, İtalyan tarım birliği Coldiretti, kuraklığın ülkenin mevsimsel hasadının %30-40 azalmasına yol açabileceği uyarısında bulunmuştu.

Avrupa’nın genelinde, Temmuz ayındaki sıcak hava dalgası mısır üretimi için kritik bir tozlaşma dönemine denk geldi. Bu da genel hasadın düşmesi ve ithalat ihtiyacının artması anlamına geliyor. Mısırın yanında Temmuz’daki sıcak hava dalgasının en fazla etkileyeceği ürünlerin şeker pancarı ve patates gibi kök bitkiler olması bekleniyor. Uzmanlar, kök bitkilerinin su ihtiyacının fazla olduğunu ve kuraklık ile sıcaklık stresine fazla dayanıklı olmadıklarını söylüyor.

Diğer taraftan, hayvanların sıcak havadan etkilenmesi sebebiyle süt üretiminde haftalar sürecek bir düşüş bekleniyor.

Üretimdeki bu düşüşlerin tamamı, gıda fiyatlarının artmasına, yani Sıcakflasyona sebep oluyor.

Sıcakflasyonun acısı önümüzdeki aylarda çıkacak!

Sıcak havanın yol açtığı gıda enflasyonunun esas etkilerinin önümüzdeki aylarda hissedileceği düşünülüyor. Buğday, pirinç ve mısır gibi tahıl ürünlerindeki emtia piyasalarında fiyatlar, hasada yönelik tahminlere bağlı olarak önceden belirleniyor.

İskoçya’daki Edinburgh Üniversitesi’nde tarım ve doğal kaynaklar ekonomisi profesörü olan Dominic Moran, “Üretimin yeterli olmayacağına yönelik beklentiler 4 ile 6 ay içerisinde kendini gösterir” diyor.

Birçok ürünün hasat zamanı çoktan başladı ve Temmuz’daki sıcak hava dalgası, nispeten az ürüne zarar verdi. Ancak mevcut ekonomik ortamda, sıcakflasyon etkisi ciddi şekilde hissedilebilir.

Düşünce kuruluşu Chatham House’ta Çevre ve Toplum Programı Direktörü olan Prof. Tim Benton, “COVID-19 ortaya çıkardığı, Rusya’nın Ukrayna’nı işgal etmesiyle etkileri ağırlaşan bir gıda, enerji ve yaşam maliyeti krizindeyiz. Dengesi bozulmuş, küresel talebin arzı geçtiği bir piyasada, hasatta yaşanacak düşüş fiyatları olumsuz etkileyecektir” dedi.

Hazır gıda

Avrupa’da gıda enflasyonu… En kötüsü daha gelmedi

Mayıs 2022’de, finansal hizmetler sağlayıcısı Allianz, Eurozone (Para birimi olarak euroyu (€) seçen 19 Avrupa Birliği (AB) üyesinin oluşturduğu ekonomik ve parasal birlik) ülkelerindeki gıda ve içecek fiyatlarının 2021’in başından bu yana ortalama %14 arttığını açıkladı. Bu sırada perakende fiyatları yalnızca %6 arttı, yani perakendeciler henüz gıda üreticilerinden kendilerine ulaşan fiyat artışlarını tüketicilere tam olarak yansıtmadı.

Allianz’a göre fiyat artışları markete tam olarak yansıdığında, ortalama bir Avrupalı tüketici, bir gıda ürünleri sepetine 2021 yılındaki sıcakflasyon öncesi döneme kıyasla 243 avro daha fazla ödemek zorunda kalacak.

Hayvancılık maliyetleri de sıcaklıkla birlikte hızla artıyor. Moran, “Sığır, sıcak havayı sevmez. Bu nedenle sıcaklıklarını kontrol etmek için onları kapalı alanlara almak gerekiyor. Kapalı mekanlarda da enerji harcayarak ortamı serin tutmanız lazım. Enerji fiyatları ise ciddi şekilde artmış durumda” dedi.

Sıcak hava hayvan davranışlarını da ciddi şekilde etkiliyor. Tavuklar sıcak havada daha az yumurta üretirken, inekler daha az süt veriyor.

Sıcakflasyon kaçınılmaz: “Ucuz gıda dönemi bitti”

2021 yılında BM’nin Devletlerarası İklim Değişikliği Paneli, aşırı hava olaylarının kaçınılmaz hale geldiği kararına vardı. Değişen ve dengesiz hale gelen iklim, sıcakflasyon gittikçe büyüyen bir gıda üretim sorununun sonuçlarından bir tanesi.

Sıcak hava dalgaları Avrupa’yı vururken, aşırı iklim olayları tüm yıl boyunca küresel üretimi etkiledi.

Çin’in güneyinde şiddetli yaz yağmurları pirinç, meyve ve sebze üretimini olumsuz etkiledi. Kuraklık ABD’deki buğday hasadını, Arjantin’de ise mısır ve soya hasadını etkiledi. Yılın ilk yarısında gerçekleşen tüm bu olumsuzluklar, önümüzdeki döneme ilişkin kaygıları da arttırıyor.

Benton, “Geleceğe baktığımızda, küresel gıda sistemimizin şoklara karşı savunmasız olduğunu görüyoruz. Bu sistemleri daha dayanıklı hale getirmenin yollarını aramalıyız. Belki de ‘ucuz gıda’ döneminin sonuna gelmişizdir…” dedi.

Uyum sağlamak mümkün mü?

Gelecekte yüksek sıcaklıklarla daha fazla karşılaşacaksan, gıda sistemlerin tüketiciler üzerindeki etkiyi hafifletebilir mi?

İlk seçeneklerden biri, çiftçilerin aşırı sıcak havaya ve kuraklığa dayanıklı ürünlere geçmesi. Moran, “Bazı ülkeler bu adımı atıyor. Tarımsal ürünleri sıcaklığa dayanıklı olacak şekilde geliştiren uluslararası ürün yetiştirme ağlarımız var” dedi.

Ancak bu seçenek herkes için uygun değil. Bazı bölgelerde iklim değişikliği sıcaklıkları o kadar arttırıyor ki, toprak tarımsal kullanım için uygun olmayan bir hale geliyor.

Diğer bir seçenek ise küresel gıda sistemini ele almak. Uzmanlara göre mevcut modeller aşırı verimli ve çok hızlı. Ucuz gıda her şeyin önünde geliyor. Dayanıklı gıda sistemlerinde ise daha çok stoklama imkanı var. Aynı zamanda tedarik yolu, kaynak ve üretim alternatifi daha fazla. Büyük işleme ve dağıtım merkezlerine göre daha merkeziyetsiz bir yapı var.

Dayanıklı gıda sistemleri daha pahalı. Sonuçta gıda maliyetleri de artıyor. Ancak gıda tedarikinin iklim şoklarına karşı daha dayanıklı olması, bu sayede tüketicilerin korunması sağlanabilir.

Kaynak: www.gidahatti.com