Sorting by

×
GüncelKırsalTarım

Çiftçi sayısı azalırken, tarla satışı artıyor… “Üretime katkısı olmayan tarla alan şehirliler, çiftçiliği zorlaştırıyor”

Ali Kemal Erdem

Türkiye’de son yıllarda tarla alımları arttı. Bir yatırım aracı olarak görülen tarlalar el değiştirirken, birçoğu şehirli olan yeni mülk sahipleri tarım yapmıyor. Satışların arttığı yerlerde tarım yapan da tarlasını bir süre sonra elden çıkarıyor.

Sosyal değişim ve ekonomik nedenler bir zamanlar Türkiye’nin en büyük meslek grubu olan çiftçilerin sayısını son yıllarda ciddi oranda azalttı.

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’ın (TEPAV) geçen nisan ayında 116’ıncısını yayımladığı “İstihdam İzleme Raporu”na göre çiftçi sayısı bir yılda yüzde 13,2 gerileyerek 493 bin oldu.

Çiftçi sayısı azalırken son yıllarda Türkiye’de tarla satışlarında bir artış olduğu gözlemleniyor.

Normalde tarımla ilgisi olmayan ve şehirlerde yaşayan birçok insan başta yatırım amaçlı olmak üzere tarla alıyor.

Özellikle pandemi döneminde insanların kalabalıklardan kaçma kaygısı ve bununla birlikte müstakil evlerde yaşama isteği bu eğilimi daha da artırdı.

Satılan tarla ve arsaların oranı yüzde 30’dan 44’e çıktı

Konuyla ilgili görüştüğümüz İstanbul Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Ahmet Büyükduman’ın verdiği rakamlar da bu eğilimi doğrular nitelikte.

Büyükduman, Türkiye’de birkaç yıl öncesine göre tarla ve arsa satışlarının ülke genelinde satılan gayrimenkuller içindeki oranının yüzde 30 iken, bu oranın 2021’de yüzde 44’ü bulduğunu belirterek, “Bu yüzde 44’lük satışın yüzde 27’si tarla satışı, yüzde 17’si de arsa satışı oldu” dedi.

Büyükduman’ın verdiği bilgilere göre 2021 yılı içerisinde tarla satışları 722 bin, arsa satışları ise 480 bin adet oldu.
“Dünyada bir dikili ağacım olsun psikolojisi de tarla satışlarını etkiliyor”

Büyükduman, tarla satışlarının artmasının nedeninin kentlerdeki insanların da kırsaldan gayrimenkul satın almalarının olduğunu kaydederek, “Alımlarda ‘şu dünyada bir dikili ağacım olsun’ psikolojisi de etkili oluyor. Büyükşehirlerde almaya gücü yetmeyenlerin bazıları da tarla alımına yöneliyor. Yani işin biraz psikolojik yönü de var” diye konuştu.

Büyükduman, kentlerde oturup kırsalda tarla alanların genelde büyük çapta tarımsal üretime de katılmadıklarını, en fazla kendi ihtiyaçları için hobi amaçlı ekimler yaptığını ifade etti. Büyükduman’a göre tarla satışı artsa bile bu artışın tarımsal üretime pek bir katkısı yok.

“İmara açılır beklentisi nedeniyle en çok tarla Ege ve Marmara’da satılıyor”

Tarla satışlarının daha çok Ege ve Marmara bölgesinde yoğunlaştığına dikkati çeken Büyükduman, bundaki nedenlerden birinin de bu tarlaların zaman içerisinde imara açılacağı konusundaki beklentinin olduğunu söyledi.

Üzerinde ev olan tarlalar rağbette

Satılan kimi tarlaların üzerinde ev olabildiğini de dile getiren Büyükduman, sözlerini şöyle sürdürdü:

Pandemiden sonra insanların müstakil evlere ilgisi arttı. Uzaktan çalışmanın da artması bu eğilimi uzun süreli kılıyor. Yani satılan tarlaların bir kısmı da üzerindeki evden dolayı tercih ediliyor. Dolayısıyla bunları sadece tarla satışı olarak da görmemek lazım ama kayıtlara tarla satışı olarak geçiyor.

Tarlaların yatırım aracı olarak görülmesi satışları artırdı

Bilindiği gibi Silivri, İstanbul’da yaşayıp tarla sahibi olmak isteyenlerin ilk gözünü çevirdiği yerlerin başında geliyor.

Silivri Emlak Müşavirleri Derneği (SEMDER) Başkanı Mustafa Altınkök de son yıllarda çiftçi sayısı azalırken tarla satışlarının arttığı yönündeki tespitin doğru olduğunu ifade etti.

“Silivri bölgesinde son 10 yıldır köylerdeki tarlalara karşı yoğun bir talep var” diyen Altınkök, “Bunun temel amaçlarından biri de insanların tarlaları bir yatırım aracı olarak görmesi. 5 yıl içinde kazanılan parayı görünce eşini dostunu da tarla almaya yönlendiriyor” ifadelerini kullandı.

“Tarla satışı arttıkça çiftçilik yapmak zorlaşıyor”

Altınkök’ün tespitlerine göre tarla satışı artan yerlerde tarım artmıyor tersine azalıyor. Altınkök, “Tarla satışları artıkça çiftçilik yapmak zorlaşıyor. Birçok çiftçi, bir süre sonra örneğin çocuğunu evlendirmek için veya başka bir giderini karşılamak için tarlalarını elinden çıkarmaya başlıyor diye konuştu.

Altınkök, Selimpaşa’dan şöyle bir örnek verdi:

Selimpaşa’da 10 yıl önce 19 bin 800 dönüm alan içerisinde çok ciddi çiftçilik yapılıp 4-5 bin tona yakın buğday elde edilirken 2020’li tarihlerden itibaren çiftçilik yapılan alan 3 bin dönüme kadar düştü. Tarla satışlarının arttığı yerde tarım gözle görülür şekilde düşüyor. Biz bunu burada net olarak yaşadık.

“Tarla alan şehirlilerin yüzde 1’i bile ciddi tarım yapmıyor ama icar fiyatlarını yükseltiyorlar”

Şehirlerden gelip kırsalda tarla alanların yüzde 1’inin bile ciddi tarım yapmadığını öne süren Altınkök, “Daha çok birikimini korumak için alıyorlar. Öyle buğday üretimi gibi tarıma yönelen yok. En fazla yapsa yapsa icara (tarım için kiraya vermek) veriyor. Bu sefer de çiftçinin 200-250 liraya aldığı icar fiyatları 400 liralara çıkmış durum” görüşünü belirtti.

Silivri bölgesinde tarla alımlarına en büyük ilginin doktor ve avukatlardan geldiğini söyleyen Altınkök, “Müstakil alım yapıyorlar. ‘3 – 4 bin metrekare bir yer alıp içerisine işte bir bağ kurarım veya bir meyve bahçesi koyarım ya da küçük bir müştemilat yaparım’ diye düşünüyorlar” şeklinde konuştu.

Hem Büyükduman hem de Altınkök, şimdilik yabancıların tarla alımlarının ciddi boyutlarda olmadığını da sözlerine ekledi.

© The Independentturkish