GıdaGüncel

Yazın pahalılık yakacak

İstanbul’un enflasyonu son 24 yılın zirvesine çıkarak yüzde 90’a dayandı. Megakentte dört kişilik bir ailenin yaşam maliyeti 20 bin liraya dayandı. Yazın düşük fatura da hayal oldu. İktidar fiyat artışlarını küresel piyasalara bağlarken sermaye kesimleri enflasyonun 3’te birinin dış kaynaklı olduğunu söylüyor. Uygulanan politikalar milyonları açlığa sürüklüyor.

Halkın gündemi yasaklar, baskılar ve hayat pahalılığı. Geniş halk kesimleri toplumsal bunalım içinde yaşam mücadelesi verirken AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Şimdi birileri çıkıp, ‘Aç kaldık’ diyor. Vicdansızlık yapmayın. Ne aç kaldın? Aç kalan falan yok. Dürüst ol, samimi ol. Sürekli olarak yapmış olduğumuz zamlarla, yapmış olduğumuz parasal düzenlemelerle de vatandaşımızın bu imkânlarını da nereden nereye getirdiğimiz ortada” şeklinde konuşuyor.

Açlık sınırının asgari ücretin 1764 lira üzerinde olduğu ülkede açlığın olmadığını söyleyen Erdoğan, başka bir konuşmasında kendisini yalanlayarak “Aç sefil geziyor ama rakıyı, birayı almaktan geri durmuyorlar” ifadelerini kullanıyor.

ANA GÜNDEM HAYAT PAHALILIĞI

Ülke her güne yeni bir zam haberiyle uyanılan bir dönemden geçiyor. Yüksek enflasyon sabit gelirlerinin alım gücünü giderek düşürürken sermaye kesimleri büyük kârlar açıklıyor. Gelinen son noktada ise sokağın ana gündemi hayat pahalılığından başka bir şey olmuyor. Ancak uygulanan politikalarda enflasyonla mücadele edilmek yerine daha da yükseltecek adımlar atılıyor. TL tarihin en değersiz dönemi yaşarken yüksek döviz kuru enflasyonu yukarı çekmeye devam ediyor.
İktidar ve sözcüleri enflasyonun küresel fiyat artışlarından yaşandığını iddia ediyor.Ancak sermaye kesimleri dahi pahalılığın küçük bir bölümünün dış kaynaklı olduğunu söylüyor. Bir süredir ekonomi politikalarını eleştiren açıklamalarda bulunan TÜSİAD’ın Başkanı Orhan Turan “Faiz politikası ne yazık ki enflasyon başta olmak üzere ekonomideki pek çok parametreyi de olumsuz etkiliyor” diyor.

SERMAYEDARLAR DAHİ POLİTİKALARA TEPKİLİ

Cumhuriyet’ten Şehriban Kıraç’a konuşan Turan, enflasyonun 3’te 1’inin global kaynaklı olduğunu vurgulayarak “Ana kısmı ise içeride ürettiğimiz enflasyon” diyor. Üretici fiyatlarındaki artışın durmadan enflasyonun durmayacağını belirten Turan, pahalılığı oluşturan tüm dinamiklerin devam ettiğini ve enflasyonun bir süre daha devam edeceğini ifade ediyor.

Şimdi gözler yarın açıklanacak olan enflasyon rakamında ancak öncü veriler, mayısta yüzde 68,9 olarak hesaplanan resmi enflasyonun yüzde 80’e dayanacağını ortaya koyuyor. Fakat açıkladığı her veri tartışma konusu olan ve sorgulanan Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıklayacağı mayıs ayı tüketici fiyat endeksi verilerinin geniş halk kesimlerinin içinde bulunduğu bunalımı açıklamayacağı çok net.

AKARYAKIT ZAMMI DUR DURAK BİLMİYOR

Döviz kurlarındaki ve petrol fiyatlarındaki artışın etkisiyle akaryakıt fiyatlarında zam yağmuru devam ediyor.

Bu gece yarısı motorine 1 lira 49 kuruş, benzine 1 lira 22 kuruş zam geldi.

Zamla birlikte benzinin litre fiyatı yaklaşık olarak İstanbul’da 26,23 TL’ye, Ankara’da 26,34 TL’ye, İzmir’de 26,35 TL’ye yükseldi.

Motorinin litre fiyatı ise İstanbul’da 25,89 TL’ye, 26 TL’ye, İzmir’de 26,01 TL oldu.

Son zamla birlikte benzinde zam oranı yıllık yüzde 240, yılbaşından bu yana yüzde 113 oldu. Motorindeki zam oranı ise yıllık yüzde 260, yılbaşından bu yana yüzde 127 oldu.

Akaryakıt fiyatlarındaki artış tarladaki üründen çarşı pazardakine kadar her şeye zam olarak yansıyor. Yaz aylarında hasatın başlamasıyla birçok üründe bolluk yaşanması fiyatta ucuzlama beklentisi yaratıyor. Fakat artan taşımacılık masrafları pazar yerlerinde ucuz sebze meyveye bulmayı daha da zorlaştırıyor. Yurttaşın yaz aylarından da umudu kalmadı.

FATURA YÜKÜ DÜŞMEYECEK

Son zamlar da yaz aylarında fatura yükünün hafiflemesini bekleyen yurttaşı hayal kırıklığına uğradı. Yaz mevsiminin ilk günü elektrik ve doğalgaza yapılan zamlarla başladı. Kombiler daha yeni kapanmışken gelen zamlar yaz günlerinde de halkın canını sıkmaya devam edecek.

Elektriğe konutta yüzde 15 zam gelirken, hanelere satılan gazın fiyatı yüzde 30 artırıldı. Doğalgazın tüketici fiyat endeksinde yüzde 1,55, elektriğin ise yüzde 2,32 ağırlığı var. Yani bu zamlar doğrudan enflasyona etkileyecek.

EPDK tarafından belirlenen ve resmi gazetede dün yayımlanan tarifeye göre görevli tedarik şirketlerinden elektrik temin eden mesken abonelerine uygulanan elektrik tarifesi yüzde 15 artırıldı. Elektrik üretim amacıyla kullanılan doğalgazın metreküp fiyatı ise yüzde 16,3 artışla 12,5 lira oldu. Sanayi kesimi ve ticarethanelere satılan elektriğin fiyatı da yüzde 25 artırıldı.

Doğalgaz zammının TÜFE’ye ilk etkisi yaklaşık 50 baz puan, elektriğin etkisi ise 35 baz puan. Ancak üretimde kullanılan elektrik ve gazda yapılan zamların etkisiyle enflasyonu daha da yukarı çekmesi bekleniyor.

İSTANBUL’UN ENFLASYONU 24 YILIN ZİRVESİNDE

Ücretliler şehri İstanbul’da da yaşamak giderek daha zor bir hâl alıyor. İstanbul Ticaret Odası’nın yayımladığı ücretliler geçinme indeksi son 24 yılın en yüksek seviyesine çıktı. Türkiye enflasyonu için öncü gösterge olarak nitelendirilen İstanbul’da enflasyon aylık bazda yüzde 5,84, yıllık yüzde 87,35 olarak hesaplandı. Bu oran, 1995 bazlı veride Haziran 1998’den bu yana kaydedilen en yüksek oran oldu.

KENTTE YAŞAM İŞKENCEYE DÖNDÜ

İstanbul’da ortalama bir hanenin yaşam maliyetindeki değişiklikler ortaya konularak yaşam maliyetini etkileyen harcama grupları incelenen Yaşam Maliyeti Araştırması’nın Mart–Nisan-Mayıs 2022 raporu da dün yayımlandı. Mayıs ayında İstanbul’da yaşam maliyeti artış oranı yüzde 7,78 olarak gerçekleşti. Buna göre dört kişilik bir ailenin yaşam maliyeti 19 bin 950 liraya çıktı.

KRİZ DÖNEMLERİNDEN KÖTÜ DURUM

Durum öyle bir boyuta ulaştı ki ülke tarihinin dönüm noktaları olan 2001 ekonomik kriz, 2008 küresel finans krizi ve 2018 yılındaki kur krizini bile geride bıraktı.

Ülke tarihine kara çarşamba olarak geçen krizin yaşandığı 2001 yılı sonunda enflasyon yüzde 68,5’i görmüştü.

2008 yılının ortasında ABD’den başlayarak yayılan küresel kriz Türkiye’nin yılsonu enflasyonu yüzde 10,1’e ulaşmıştı.

2018 yılında yaşanan Brunson krizi ile TL’nin, dolara karşı sürekli değer kaybı içine girdiği dönemde yıl sonu enflasyon yüzde 20’nin üzerine çıkmıştı.