Bir çiftçi toprağını neden terk eder?
Tarım ülkesi Türkiye’de devletten destek göremediği gibi borçların pençesinde yaşam mücadelesi veren çiftçiler topraklarını terk etmeye başladı.
Eğitimci yazar Selçuk Şirin’e konuşan çiftçi, “Mazot 8 liraya yaklaştı. 3 bin lira para harcadığım hayvanı 5 bin liraya satamıyorum. Çocuğuma nasıl bakacağım?” diyerek hayvancılığı bırakacağını söyledi.
Ziraat Bankası’ndan aldıkları kredilerle devam etmeye çalışan çiftçiler artık ayakta duramıyor. Demirören Grubu’na verdiği 750 milyon dolar krediyi geri almadığına ilişkin tartışmaların odağındaki banka çiftçiye yeterli kredi vermediği gibi üstüne bir de borçlarını ödeyemeyen çiftçilerin topraklarını ve traktörlerini haczediyor. İflasın eşiğindeki çiftçiler ise topraklarını neredeyse yok pahasına satarak şehirlere göç etmeye başladı.
‘Mazot 8 liraya yaklaştı’
Bunlardan biri de eğitimci-yazar Selçuk Şirin’e konuşan Ardahanlı bir çiftçi.
Şirin’in paylaştığı videoda çiftçi şunları söyledi: “45 yaşındayım. Burada eğitim kalitesi de düştü, yaşam kalitesi zaten düşmüştü. Traktörüm var, sıfır traktör aldım, hayvanım da var ama randıman alamıyorum. Ben şimdi bir hayvanı yaza çıkarmak için 3 bin lira para harcıyorum ama 5 bin liraya satamadıktan sonra benim aylık maaşımı, sigortamı kim karşılayacak? Çocuğuma nasıl bakacağım? Eskiden 10 nüfustuk 10-15 koyunumuz vardı idare edebiliyorduk. Şimdi söylemesi ayıp 30-40 maldan idare demiyoruz. Hayat zorlaştı. Mazot 7.5-8 liraya yaklaştı. Hayvancılığı bırakacağım ben şimdi, gideceğim. En azından çocuklar meslek edinir. Gidince evi kapatacağım. Yapacak bir şey yok.”
Pandemiyle beraber, tarım ve hayvancılığın stratejik önemi dünyada daha iyi kavranmaya başladı. Birçok ülke de politikalarını buna göre gözden geçirmeye başladı. Ancak Türkiye’de ise durum tam tersi. Tarım ülkesi olmasına rağmen gıdada dışarıya bağımlılık giderek artıyor. Çiftçilerin desteklenmesi yerine ithal ürünlerin önü açılıyor.
‘Gıda güvencesi tehlike altında’
Ancak bilim insanlarının, iklim değişikliğiyle beraber küresel salgınların daha da artabileceği yönünde uyarılar yaptığı günümüzde, tarıma desteğin azalması ve gıdada artan dışa bağımlılık, risk faktörü oluşturuyor. Çünkü Covid-19 salgınında yaşanan kısıtlamalar ve kapanmalar nedeniyle gıda tedarikinde sıkıntılar yaşanmıştı. Bu durum ise bir ülkenin ‘gıda güvencesi’ni (bir toplumun beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için yeteri miktarda ve ulaşılabilir gıda maddeleri üretme yeteneği ve üretilen gıdalara erişim sürekliliği) tehlikeye atıyor.